Esaret günleri... Kumandan “Çanakkale’de harp eden asker 10 adım ileri çıksın!” dedi. Tereddüt ettik ama birer ikişer ileri çıkmaya başladık. Kamp kumandanı bize uzun uzun baktı: “...Ben sizinle aynı cephede aylarca beraber bulundum ve kolumu da orada kaybettim. Sizin çok cesurca ardı arkası kesilmeyen hücum ve taarruzlarınız, gözümün önünden her zaman bir sinema şeridi gibi geçmektedir. Bu münâsebetle bir defa daha sizi yakinen görmek için buraya çağırdım...” dedi.
* * *
1915′te Çanakkale′de, 1916′da Galiçya′da, 1917-18′de Filistin′de yani Birinci Dünya Savaşı′nın en acımasız, en kanlı cephelerinde ve 1918-20 yıllarında Osmanlı′nın çöküşüyle beraber İngiliz esareti altında geçen yıllar...
Birinci Dünya Savaşı′nın başlangıcından sonuna kadar Osmanlı cephelerinde çarpışan, yaralanan, tedavi gören ve tekrar cepheye giden bir Mehmetçiğin; neferlikten başçavuşluğa kadar terfi eden kahraman, fedakâr ve vatan sevgisiyle dolu İbrahim Arıkan′ın harp hatıraları...
1893 yılında Kırklareli’nin Akviran köyünde doğdu. Balkan savaşlarına kadar hayatı köyünde geçirdi, Birinci Balkan Savaşı’nda (1912) o zamanki ismiyle Kırkkilise’nin, Bulgarlar tarafından işgal edilmesi üzerine ailesiyle birlikte önce İstanbul’a, ardından İzmit’in Büyükderbent köyüne göç etti. Sırayla Çanakkale, Galiçya ve Filistin cephelerinde savaştı, Eylül 1918′de İngilizlere esir düştü. 17 ay iki günlük bir esaretten sonra Şubat 1920’de Türkiye’ye döndü ve hatıralarını kaleme aldı.