Bir gün Sabâ Melikesi Belkıs’tan, Âdem’le Havva’nın hikâyesini anlamanın bütün bir insanlığın da hikâyesini anlamak manasına geldiğini öğrendim. İnsanın bütün halleri Âdem’de gizliydi ve bütün macera onun hikâyesinde özetlenmişti.
Bu cümleyi yıllarca içimde gezdirdim de bir türlü kalemi elime alamadım, anlatmaya kalkışamadım
Ne zaman ki, kalma için değil uğrayıp geçmek için kadem bastığımız, kök attığımız değil kısa bir gölge saldığımız şu dünyada bir cennet sürgünüyle yazgılandığımı anladım ve Kelimeler Kitabı çift isimler sahifesinde, Âdem’le Havva’nın yanına bir de Habil’le Kabil’i ekledim. O zaman anladım anlatma zamanının geldiğini. Hikâyenin ismi düştü dilime bir gece: LÂ.
İLLÂ, dedim.
Bir ömür boyu aradığım hece harfinin LÂ olduğunu bildim.
3 Mayıs 1957, Trabzon. Dört yıllık üniversite hayatı hariç hep bu kentte yaşadı. Bulut. Deniz. Yağmur. Türk Dili ve Edebiyatı eğitimini Erzurum’da aldı. Kar. Rüzgâr. Ova. Halide Edip’le doktor, Nigâr Hanım’la doçent. Şimdilerde Trabzon, KTÜ Fatih Eğitim Fakültesinde Profesör. Suyun kıyısında. İki kız çocuğuna anne. Görünürdeki hayatı bundan ibaret. Nun Masalları (1997) Şair Nigâr Hanım (1998) Halide Edip Adıvar (1999) Mor Mürekkep (1999) Yusuf ile Züleyha (2000) Mavi Lâle (2001) İsimle Ateş Arasında (2002) Cümle Kapısı (2003) Cam Irmağı Taş Gemi (2006)nazanbekiroglu.com