Bu iki kapak arasında yazılı olanlar, hayatı botunca “doğuştan” sahip olduğu kimliklerinden ötürü zulüm görmüş bir yazarın kaleminden çıktı. Cafer Solgun, vicdanını ve izanını hiçbir zaman ıskalamadan, meseleleri aşırı kişiselleştirmekten imtina eden bir tavırla, Türkiye’nin “zor” meselelerini kurcalıyor. Aleviliğe dair birçok ezber, işte bu kitap sayesinde masaya yatırılıyor, teşrih ediliyor, sahici ve hakiki analizlerle ifşa ediliyor.
Kurucu ideolojinin, bütün bir coğrafyaya yapıp ettiklerini, “Dersim 38” özelinde Dersim… Dersim… kitabında apaçık fotoğraflayan Cafer Solgun, bu defa da CHP, Kemal Kılıçdaroğlu ve Onur Öymen bağlamında, kazdığı eleştiri hattını derinleştiriyor. Yazarın, anlamından uzaklaştırmadan “Stockholm Sendromu” demesi de tesadüf olmamalı. Hangi mağdur, gaddarının gözlerine vurulur?
Kanaatine başvurulan isimlerle beraber, “Alevilik Nedir, Ne Değildir?” gibi çok mühim bir açığı da kapatan bu kitabın muhatapları, şüphesiz ki bütün Türkiye halkı olacaktır. Aleviler, “Bizim de Alevi komşularımız var.” dan daha fazladır; toplumun bütün azınlıkları; mazlumları, mağdurları gibi.
“Çözüm, normalleşmeden geçiyor. Normalleşmenin anlam karşılığı, Alevi sorununun bütün boyutlarıyla yüzleşilmesini zorunlu kılıyor.”
Hakkında
1962 yılında Dersimli bir ailenin çocuğu olarak Elazığ’da doğdu. İlk ve orta öğrenimini Elazığ'da tamamladı. Siyasi nedenlerle çeşitli dönemlerde uzun süre hapis kaldı (17.5 yıl). 1978 yılında ilk defa tutuklanıp işkence gördüğünde lise öğrencisiydi. Çeşitli medya organlarında çalıştı. Birçok sivil toplum girişiminde aktif olarak yer almaktadır. PEN üyesidir. Halen Toplumsal Olayları Araştırma ve Yüzleşme Derneği'nin (Yüzleşme Derneği) başkanıdır. Evlidir. Daha önce yayımlanmış kitapları: Cihangir'de Bir Ev (Öyküler. Çiviyazıları Yay. 2003), Duvarlara İnat (Karikatürler. El Yay. 2005), Gitmek-Kırılma Öyküleri (Öyküler. Çiviyazıları Yay. 2006), Alevilerin Kemalizm’le İmtihanı (Araştırma. Hayy Yay. 2008).