Sokak aralarında teptiği plastik top sayesinde tanıştığı futboldan kopamadı. Radyo başında (TRT’li, “şimdi merkeze bağlanıyoruz” temalı yıllar), TV başında (maç sırasında reklam verilen yıllar), maça girebilmek için sabahladığı stat kapılarında, külüstür otobüslerle yapılan tehlikeli deplasman yolculuklarında, futbol peşinde koştu. Futbol üzerine kitaplar okudu, dersler aldı, yorumlar yazdı. Hâlen futbol üzerine araştırmalarına devam ediyor... Amacı futbol literatürüne katkıda bulunmak, futbol seyircisine kitap okumayı sevdirmek...

Four Four Two ve daha birçok spor dergisinde yazarlık yapan Emre, futbol camiasında bir kere izlediği maçın 90 dakikasının her anını hatırlamakla meşhur. Futbolcu isimleri, gollerin oluşum anları, tribünlerdeki tezahüratlar, maç sonrası demeçler… Aklınıza gelen maça dair her şey. Bildiklerini sizinle paylaşmak için bu kitap projesine katıldı. Futbola o kadar sevdalı ki “Varsa Yoksa Futbol” kitabı matbaaya giderken o da yeni bir yazı dizisi için Arjantin yollarına düşmüştü.